Teknoloji transferi nasıl yapılır?

Fotoğraf: TUSAŞ

Son yıllarda en çok konuşulan ve tartışılan konulardan birisi de teknoloji transferidir. Teknoloji transferi; bilginin, tecrübenin, altyapının, birlikte çalışmanın, üretimin, iş yapma yönteminin öğrenilmesi ve içselleştirilmesidir. Teknik olarak, ülkenin elde ettiği kazanımlarla teknoloji geliştirecek seviyeye gelmesidir. Özellikle ekonomik kriz zamanlarında bu konu çok daha fazla gündeme gelmekte, güçlü ekonomik yapıya sahip olabilmek için çözümün yüksek teknoloji geliştirmek olduğu yönündeki görüşler ön plana çıkmaktadır. Yüksek teknoloji geliştirmek için de ilk olarak teknoloji transferi gündeme gelmektedir. Teknoloji transferi her ne kadar kolay gibi görünse de hem eğitim hem de iş dünyasında köklü değişiklikleri ve yatırımları zorunlu kılmaktadır.

Teknoloji transferi uzun nefesli, yoğun emek ve yüksek paralar harcanan, sabır gerektiren bir süreçtir. Hedefe ulaşmak için yıllarca mücadele etmek, gerekli hazırlıkları yapmak, yılmadan çalışmak, sabırlı olmak gerekir. Örnek olarak; bir ürünün yerlileştirilmesine genellikle ilk olarak ürünün ülke içinde üretilmesiyle başlanır, gerekli altyapı kurulup çalışmalara başlanır ve zaman içerisinde ürün yeterince tanınır ve öğrenilir. Ürüne ait süreçler daha iyi anlaşılmaya başlanır. Ürünü tam anlamıyla anlamadan ve öğrenmeden, fonksiyonlarını test etmeden ürün üzerinde iyileştirme yapılamaz, bunun yanında yeni ürün tasarlama ve üretme fikirlerinin de ortaya çıkması çok zordur. Yeterli olgunlaşmadan sonra kavramlar daha iyi anlaşılır. Bu çalışmalar gerçekten çok zaman alır fakat olgunluk seviyesi yakalandığında işler kolaylaşır. Çalışanlar kendiliğinden ürün üzerinde konuşmaya ve tartışmaya başlarlar. Sonrasında yavaş yavaş ürün özelinde gördükleri eksikliklere yönelik önerilerde bulunurlar. Buna bağlı olarak daha iyi bir tasarıma giden yolda özgün çözümler üretmeye ve geliştirmeye başlarlar. Ekibe cesaret gelir, yaşayarak gözlemleyerek öğrendikleri için ürün ortaya çıkarma veya tasarlama anlamında uzmanlaşırlar. Yavaş yavaş bu doğrultuda çalışılarak kendi özgün tasarımlarını ortaya çıkarırlar. Tasarım üzerinde detaylı çalışarak da tasarımı olgunlaştırırlar. Bundan sonra tasarımı yapılan ürünün üretimine doğru yol alınır. Üretim de başlı başına bilgi, tecrübe ve teknoloji kullanımı gerektirmektedir. Bu doğrultuda uzun yıllar çalışmak, eğitimler almak deneyim kazanmak gerekir. Kaliteli ve rekabetçi üretim yapabilmek için ciddi bir altyapı ve deneyim kazanmış personele ihtiyaç duyulmaktadır. Ülkenin eğitim altyapısının da bu çalışmaları desteklemesi çok kritik öneme sahiptir. Mutlaka ve mutlaka kabiliyetli, nitelikli, eğitimli personellerin her kademede özenle yetiştirilmesi gereklidir.

Teknoloji transferlerinde temel hususlardan birincisi ülkenin temel bilimlere önem vermesidir. Okullarda detaylı olarak temel bilimler mutlaka öğretilmeli, “Ne, neden, niçin oluyor?” sorularına cevaplar verilmelidir. Merak uyandıracak çalışmalar yaptırılmalıdır. Temel bilimlerdeki yetkinlik teknolojinin kolay anlaşılmasına katkı sağlayacaktır. Sadece uygulayıcı olmak gelecek için tehlikelidir. Bilginin detayına vâkıf olarak uygulanan teknolojiyi anlamak bir sonraki aşamayı görmek için gereklidir. Ancak detaylara vâkıf olunursa bu doğrultuda ileri çalışmalar yapmak mümkün olabilir. Teknolojiye öncülük edebilmek için bilgiyi özümsemiş olmak gereklidir. Özellikle eğitim sisteminde uygulamalara önem vererek temel bilimlerin detaylarının ve kavramlarının öğrencinin zihnine sağlam yerleşmesi sağlanmalıdır. Bu yaklaşım eğitim sisteminde uygulanırsa önümüzdeki yıllarda güzel neticeleri alınacaktır. Temel bilimleri sevdirmek ve detaya inebilmek için yarışmalar düzenlenmeli, dergiler çıkartılmalı ve televizyon veya internet yayınları sistematik olarak yapılmalıdır. Bütün bu gayretler zaman içinde teknoloji anlamayı kolaylaştıracak ve teknoloji gelişimi hız kazanacaktır. Bu doğrultuda mutlaka adımlar atılmalı ve çalışmalar yapılmalıdır. Bilgisiz gelişim olmaz. Detaylara vakıf olmak, konuyu en ince ayrıntısına kadar bilmek büyük gelişimlerin olmazsa olmazlarıdır.

Teknoloji transferinde ikinci önemli husus, iş birlikleri ve ortak projelerdir. Bu yolla hızlı mesafe alınır, öğrenme hızlanır. Klasik usta-çırak ilişkisi buna en güzel örnektir. Bir konuyu bilenden öğrenmek öğrenme ve iş yapma hızımızı artırır ve kafamıza takılan sorulara daha hızlı cevap bulmamıza imkân sağlar. Bu iş birlikleri her seviyede hem yurt içi hem de yurt dışı olabilir. Bilim nerdeyse onu almak gerekir. Ortaöğretimden başlayıp yükseköğretimin her alanında iş birlikleri yapılabilir, ortak eğitimler ve değişim programları uygulanabilir, bunun yanında araştırma ve geliştirme anlamında ortak projeler yürütülebilir. Bu yolla bilgiye kısa sürede ulaşmak ve yaşayarak öğrenmek mümkündür. Firmalar açısından ise ülkemiz firmalarının alanında güçlü firmalar ile ortak projeler yapmaları ve güçlü ortaklıklar kurması teknolojik gelişime hız verecektir. Ayrıca konusunda uzman kişiler mutlaka bulunmalı, onlardan yararlanılmalıdır. En azından emekli olanlardan yararlanılması bile büyük faydalar sağlayacaktır. Bu şekilde çok uzun yollar, tecrübelerden yararlanarak daha kısa sürede alınabilir. Hem finans maliyeti azaltılır hem de bilgi ve tecrübe paylaşımı artar, böylece teknoloji transferi hız kazanır. Ulaşılacak hedeflere daha hızlı erişmek mümkündür. Doğrudan konuya dahil olunduğundan iş verimi artar, çok kısa sürede neticeye ulaşılır. Diğer şekilde konuya vâkıf olmak ve o konuda mesafe almak çok uzun zaman alır. Ülkemizdeki birçok gelişme bu yolla olmuş, güçlü ortaklıklar kurulmuş, yüzyıllık firmaların kültürleri kavranmış ve iş yapış şeklinde önemli kazanımlar sağlanmıştır. Doğal olarak bu iş birlikleri sonunda hem bilgi hem iş kültürü hem de tecrübe kazanımları elde edilmektedir. Her iki taraf da bu ortaklıktan kazanmaktadır.

Teknoloji transferinin başarılı bir şekilde ve hedeflenen zamanda yapılabilmesi için teknoloji transferi yapılacak taraf ile uyum yakalanması ve iletişimin üst seviyede olması gerekir. Çalışmalar öncesi ilgili yetkinlikleri bünyesinde barındıran taraf ile ortak çalışmalar yürütülmesi, çalışanların ilgili alanda çalışmaların nasıl yürütüldüğünü yetkinlik sahibi paydaşın bünyesinde deneyimlemesi çok fayda sağlayacaktır. Teknolojiyi transfer edecek taraf hem teknolojiyi hem de bu teknolojinin sürdürülebilir olması için gerekli olan kültürü de benimsemelidir. Teknoloji transferinin önemli boyutlarından biri de fikri ve sınai mülkiyet haklarının transferidir. Teknoloji transferi sürecinde patentli teknolojilerin kullanım haklarına yönelik detaylı çalışmalar yapılması ve transfer edilen teknolojinin kullanımına yönelik engelleyici düzenlemelerin oluşmamasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Bu konuda gerekli tüm eğitimler alınmalı, farkındalık oluşturulmalıdır. Süreç içindeki risklerin belirlenmesi ve risklerin yönetimi için stratejilerin geliştirilmesi de teknoloji transferinin başarılı olmasına yönelik en önemli adımlardan birisidir.

Teknoloji transferinin ardından ilgili teknolojinin yaygınlaştırılması için eğitimlerin düzenlenmesi ve ilgili alanda farkındalığın artırılması önemlidir. Belirlenecek alanlarda yenilik yapılabilmesi için üniversite-sanayi iş birliğinden yararlanılmalıdır. Ayrıca girişimcilerin ve araştırmacıların teknoloji transferi ihtiyacı duyulan alanlara yönlendirilmesi ülkede açık olduğu tespit edilen alanlarda diğer paydaşların da çalışmalar yürütmesi açısından önemlidir.

Teknoloji kazanımı ve ihtiyaç duyulan teknoloji alanlarına yönelik planlama yapılabilmesi için ilgili kurum ve kuruluşlar nezdinde teknoloji yol haritası çalışmalarında bu alanlara yer verilmesi, planlamalarda ihtiyaç duyulan alanlara göre birbirini bütünleyen çalışmalar kurgulanması ve destek mekanizmalarında bu alanlara öncelik verilmesi gerekmektedir. Gerçekleştirilen teknoloji transferi faaliyetleri ardından ülkede farkındalık artırıcı faaliyetler düzenleyerek tekrarlı yatırımların önüne geçilebilir, yapılan çalışmalara olan talebin artırılarak katma değer artışı ve yatırım geri dönüşü gibi konularda avantajlar sağlanabilir.

Sonuç olarak, teknolojinin kazanımları çok kıymetli olup bu kazanımlar ülkemizin geleceğine yön verecek ve yaşam standardımıza doğrudan etki edecektir. Bu yüzden teknolojik yetkinlik ve üstünlüğü kazanmak için var gücümüzle çalışmalıyız.

 

Exit mobile version