Boeing 747’nin üretimine veda ediliyor!

Fotoğraf: Boeing

Boeing 747 “Göklerin Kraliçesi (Queen of the Skies)” olarak adlandırılan, hava yolculuğunda devrim olarak nitelendirilen dünyanın ilk çift koridorlu uçağı harika bir mühendislik örneğidir. Bu ikonik uçak, yenilikçiliğin simgesi ve çoğu zaman da olağanüstü bir mimari eser olarak anılır. İşte her şeyin bir ömrü olduğu gibi bu uçakta da üretim ömrünün sonuna gelindi ve üretilen en son uçak vedaya hazırlanıyor. Tesadüf eseri Boeing ziyaretimizde bu son uçağı görme, 747 ve diğer tesisleri gezme imkânımız oldu. Hem tesisler hem de üretilen uçaklar çok etkileyiciydi. Boeing 747 özelinde ise uçak, yarım asrı geçen süreye rağmen halen özgünlüğünü ve harikuladeliğini korumaktadır.

Bilindiği üzere efsanevi yolcu uçağı Boeing 707’nin devreye alınmasıyla havacılık hızla gelişmeye başladı. 1960’lı yılların sonunda havacılık alanındaki talepler çok hızlı artış göstermiştir. Bu doğrultuda diğer havacılık şirketleri gibi Boeing de çalışmalarına hız vermiştir. 1963 yılında Amerika Birleşik Devletleri, hava kuvvetlerinin kullanımı için çok büyük bir stratejik nakliye uçağı üzerinde bir dizi çalışma projesi başlattı. İhaleye Boeing ve Lockheed katılım sağladı. Boeing çalışmalarına başladığı 747’yi bu ihale için önerdi. İhaleyi, Lockheed firmasının ürettiği C-5 Galaxy kazandı. Fakat Boeing, 747 uçağında önemli bir aşamaya gelmişti, çalışmalarına devam etti. Uçakla ilgili talepler geliyordu. Bu taleplerden birisi de 20. yüzyılın en büyük hava yolu şirketlerinden biri olan Pan American Dünya Hava Yolları (Pan American World Airways) tarafından Boeing’e 747 için yapıldı. 747 hikâyesi bu şekilde başlamış oldu. Boeing, uçağı hem yolcu uçağı hem de kargo uçağı olabilecek şekilde tasarladı. Bu yaklaşım oldukça doğru, önemli, vizyoner ve özgündü. Projeye, başmühendis olarak Boeing 737 programından Joseph Frederick Sutter (21 Mart 1921 – 30 Ağustos 2016) getirildi. Joseph Sutter, bu devasa projeyi iyi bir ekip çalışmasıyla başarılı bir şekilde tamamlamıştır. Bu yüzden Joseph Sutter, 747 uçağının babası olarak da tanınmaktadır. Bu efsane mühendislik harikası 747-100’ün üretimi 1967 yılında başlamış ve ilk uçuş 1969 yılında gerçekleştirilmiştir. İlk ticari uçuş ise 1970 yılında Pan American Dünya Hava Yolları tarafından kayıtlara geçmiştir. O günden bugüne 100’den fazla müşteri 1.574 uçak satın alarak 118 milyon uçuş saatinden fazla uçuş ve yaklaşık 23 milyon uçuş döngüsü kaydedilmiştir. Bilindiği üzere her bir iniş-kalkış, bir döngü olarak sayılmaktadır. Airbus 380, 25 Ekim 2007 tarihinde Singapur Hava Yolları tarafından ilk ticari uçuşunu yapana kadar dünyanın en büyük uçağı unvanını korumuştur (Airbus 380 ilk uçuşunu 27 Nisan 2005 tarihinde Fransa’nın Toulouse şehrinde gerçekleştirmiştir.). Ziyaretimiz esnasında tesislerde gördüğümüz vedaya hazırlanan son uçak, 1.574’üncü uçak olarak listede yerini almıştır. Son uçağın müşterisi Atlas Havacılık (Atlas Air) şirketidir. Bu serideki bütün uçaklar Washington eyaletinin Everett şehrinde üretilmiştir. Uçağın üretildiği binalar da uçak üretimi açısından dünyanın en büyük uçak üretim binalarıdır. Uçağın montajının yapıldığı bina bugüne kadar yapılmış en büyük hacme sahip bina unvanını korumaktadır. Dikkatimi çeken en önemli noktalardan birisi de binaların çok fonksiyonlu, sağlam ve gelecek planlanarak yapılmış olmasıdır. Yatırım yaparken vizyoner düşünmek ve geleceği planlamak gereklidir.

Bu uçakla uzun yolculuk yapmış birisi olarak uçağı değerlendirdiğimde çok konforlu, uçuş keyfi yüksek, insanın kendini güvende hissettiği bir hava aracı olarak ifade edebilirim. Aslında insanın doğasında hep büyüklükle beraber güven duygusu da artar. Bu uçakta bu duyguyu hissetmiştim. Uçağın hava akımlarında etkileşimi çok fazla hissedilmiyordu. Oldukça uzun olan uçuş, çok rahat ve keyifliydi.

“Tabii bu kadar kaliteli bir tasarıma sahip olan uçağın üretimi neden durduruldu?” sorusu akıllara gelebilir. Şunu unutmamak gerekir ki her ürünün bir ömrü vardır. Ömür başlar ve zamanı gelince de biter. Ömrün uzun veya kısa olmasını belirleyen birçok sebep olmakla birlikte işletim ve idame edilebilirlik masrafları çok önemlidir. Rekabet koşullarında ayakta kalabilmek için firmalar özellikle işletme masraflarını minimuma indirmek istiyorlar. Bilindiği üzere günümüzde taşımacılıkta hava yolu da dahil olmak üzere yakıt çok önemli bir yere sahiptir. Yakıt kullanımını azaltmak rekabet anlamında çok kritiktir. Aksi taktirde piyasada tutunmak çok zor olmaktadır. Her yerden masrafları azaltmak zorunluluk haline gelmiştir. 4 motor dediğimizde her bir motor ekstra masraf demektir. Uçak motorları için genellikle “yakıtı içiyor” tabirini kullanırız. Durum böyle olunca neredeyse yolcu uçaklarını tek motora götürecek çalışmalar yapılmaktadır. Uçakların büyük bir çoğunluğu iki motorlu olarak hizmet vermektedir. 4 motorlu uçakların sayısı ise hızla azalmaktadır. Bu yüzden işletme ve lojistik anlamında dar gövdeli veya tek koridorlu olarak nitelendirilen uçaklar aşırı derecede ilgi görmektedir. Çünkü bu uçaklarla taşımacılık ucuza yapılıyor, kâr marjı yüksek oluyor. Bunun yanında son yıllardaki küresel ısınma konusundaki çalışmaların başında çevreye daha az sera gazlarının salınımı gelmektedir. Bu doğrultuda hem motor sayısını azaltmak hem de kaliteli yakıtlar kullanmak önem arz etmektedir. Tek koridorlu uçaklar bu kriterler açısından da ön plana çıkmaktadırlar. Bu alandaki geliştirme faaliyetleri de hız kesmeden devam etmektedir.

Sonuç olarak, bir gerçek var ki bir uçak modelini hiç durmadan 53 yıl boyunca üretmek ve idamesini sağlamak çok kolay bir iş değildir. Binlerce mühendis ve teknisyen görev almış ve almaya devam etmektedir. Sürdürülebilir bir yapı kurulması şarttır. Bu yapıyı kolayca başka projelerde kullanabilmek de çok mühimdir. Bir proje biter, diğeri başlar. Önemli olan bilgiyi, tecrübeyi kesintisiz aktarabilmektir. Sürdürülebilir bir yapı kurmak için bilgi yönetimi konuları üzerine durulmalıdır. Sürdürülebilirlik, bilginin varlığına ve aktarılmasına önemli derecede bağımlıdır. Kişilerden bağımsız, güncelliğini daima koruyan iyi bir sistem kurulmalıdır. Böylece gelecekte zafiyet yaşanmadan çalışmalara aralıksız devam edilebilir. Bu şekilde kalıcı bir başarı yakalanması mümkündür.

 

Exit mobile version