Şehrin içine saklanmış bir köy hayatı

Hem İstanbul’da hem de şehrin kalabalığından bir o kadar uzak Çatalca… Günübirlik gideceğiniz ve tüm stresinizi unutacağınız bir yer… Ayrıca ulaşımı rahat, oldukça hesaplı ve keşfedilecek çok şey var

İstanbul’un en geniş ilçesi Çatalca… Tekirdağ’a komşu ve Karadeniz’e kıyısı olması nedeniyle tarih boyunca göç, savaş, istila gibi olaylara ev sahipliği yapmış. Böylelikle birçok kültürü bünyesinde barındırıyor. Türkiye’nin en önemli metropollerinden biri İstanbul’da bulunmasına rağmen şehrin kalabalığından kendini soyutlayarak kırsal özelliğini korumayı başarmış. Eğer Çatalca’da kapsamlı bir gezi yapmak istiyorsanız gezinizde semtin bazı mahallelerine de yer vermeniz gerekiyor. Çatalca’ya gelir gelmez uğrayacağınız ilk durak Kaleiçi Mahallesi olmalı. Kaleiçi’nden semtin hemen hemen her yerine ister yürüyerek ister aracınızla kolayca ulaşabilirsiniz. Ayrıca Çatalca’nın önemli duraklarından olan Kaleiçi Mahallesi, Balkan Savaşları’nda çıkarılan yangında zarar görmeyen tek yerleşim yeri.

Mimar Sinan’ın usta ellerinden

Çatalca’nın Kaleiçi Mahallesi’nde bulunan Ferhatpaşa Camii, 16. Yüzyılın sonlarına doğru Mimar Sinan tarafında inşa edilmiş. Çatalca tepesinin eteklerine kurulan bu külliye bünyesinde cami, sıbyan mektebi ve çeşme barındırıyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun önemli sadrazamlarından Ferhat Paşa, dönemin en yetenekli inşaat mühendisi olan Mimar Sinan’ın imzasını taşımasını istediği külliye oldukça güzel…

Zorunlu göçün eseri: Mübadele Müzesi

Kaleiçi Mahallesi’nde bulunan bir diğer önemli duraksa Mübadele Müzesi. 30 Ocak 1923’te Yunan Hükümeti’yle yapılan sözleşme, Lozan Barış Antlaşması’na ek olarak imzalandı. Mübadele Sözleşmesi sonucunda gerçekleşen zorunlu göç, yaklaşık iki milyon insanın doğdukları toprakları terk etmesini zorunlu kıldı. Zorunlu göçe tabi tutulan insanların taşınamaz bütün mal varlıklarını, evlerini, tarlalarını ibadet ettikleri mekânları, işyerlerini, sevdiklerinin mezarlarını geride bıraktılar. Nüfusun büyük bir bölümü mübadil olan Çatalca, Mübadele Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Cumhuriyet döneminde Ziraat Bankası olarak kullanılan bina şimdiyse müze olarak hizmet veriyor.

‘Kemal Sunal’ mağaraları

Çatalca’nın İneceğiz Köyü’nde bulunan İneceğiz Mağaraları, insan eliyle yapılmış dünyanın en eski yerleşkelerinden biri. Yapılış tarihi yaklaşık 5 bin yıl öncesine dayanan mağaralar, kayaların oyularak yerleşim yerine dönüştürülmesiyle oluşturulmuş.

Mağaraların sahipleri için Cenevizliler olduğu düşünülüyor. Dört kata sahip İneceğiz Mağaraları’nı, en alt kattan başlayarak gezebilirsiniz. Üst katlara çıkmak istiyorsanız kaygan bir patika yolu kullanmanız gerekiyor. Ayrıca oyulmuş kayalardan oluşan merdivenler dik ve kaygan da olsa katlar arasında bağlantıyı sağlamış. Biraz zorlu bir yolculuk olsa da manzaranın güzelliği her şeyi unutturuyor.
İneceğiz Mağaraları, halk arasında ‘Kemal Sunal Mağaraları’ olarak da biliniyor. Bunun nedeniyse Kemal Sunal’ın unutulmaz filmlerinden ‘Salako’ filminin burada çekilmiş olması. Barınma amacıyla yapıldığı düşünülen bu mağaraların daha sonra kilise olarak kullanıldığı söyleniyor. Mağara duvarlarında bulunan haç işaretleriyse bu söylentiye kanıt niteliği taşıyor. Çatalca’nın tarihinde önemli bir yere sahip olan İneceğiz Mağazaları’na ulaşmak da bir hayli kolay. İneceğiz Mağaraları, Çatalca merkeze dokuz kilometre uzaklıkta. Üstelik etrafında mesire ve piknik alanları da var.

Doğal yaşamla iç içe olduğunuz bu ortamda çocuklar için yapılmış oyun alanı, piknik alanları ve mesire yerleri manzara eşliğinde ailenizle keyifli bir vakit geçirmenizi sağlayacak.

Bir köyden daha fazlası

Çatalca ilçesi doğayla iç içe kahvaltı ve mangal yapmak isteyenler için ideal bir bölge. Çatalca’da bol yeşillikleriyle, sessiz sakin yapısıyla, huzur dolu kahvaltı ve mangal yapabileceğiniz birçok tesis bulunuyor.

En güzeli Flamingo Köy… Şehirde yaşayanlara köy hayatının doğal güzelliği her zaman cazip gelse de kentte yaşayanlar için köy hayatına adapte olabilmek oldukça zordur. Flamingo Köy ise sizlere şehrin içine saklanmış köy hayatını sunuyor. Tüm sebze ve meyvelerin doğal olarak yetiştirildiği bu tesiste her şey köy hayatını yansıtıyor. Burada birçok hayvan ve çocuklar için yapılmış oyun alanları da var. Ayrıca bir de sonbahar renklerine bürünmüş gölet de sizi bekliyor.

Flamingo Köy’de ister kahvaltı ister mangal yapabilirsiniz. Eşsiz köy kahvaltısı hafta içi serpme, hafta sonuysa açık büfe köy kahvaltısı olarak veriliyor. Kahvaltı saatleri 09.00 ve 14.00 arasında.
Flamingo Köy, mangal keyfi arayışı içinde olanlar için de ideal bir yer. Dilediğiniz ölçüde pişirebileceğiniz barbekü ve sevdiklerinizle güzel zaman geçirebileceğiniz piknik alanları da sizi bekliyor. Burada kuş sesleri ve yemyeşil alanlar içinde keyifli, sağlıklı vakit geçirebilirsiniz.

Çatalca’ya nasıl gidilir?

İstanbul’un Avrupa yakasında oturuyorsanız Çatalca’ya gelmek bir hayli kolay. İstanbul’a yaklaşık 60 kilometre uzaklıkta olan Çatalca’ya özel aracınızla TEM ve E-5 karayolunu kullanarak kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz. Ayrıca Bahçelievler Yenibosna’dan her 10 dakikada bir kalkan halk otobüsleriyle çok daha uygun bir fiyatla Çatalca’ya gelebilirsiniz.(Hürriyet/Yasemin Çakar)

 

Exit mobile version