Friedrichshafen’da görülmesi gereken 6 yer

Gölü, yeşili, mimarisi, Almanya’nın ilk havalimanı, Alp Dağları manzarası ve Zeplin’i… Haber Aero farkıyla bu hafta sizi bir liman kenti olarak kurulmasına rağmen 100 yılı aşkın süredir havacılıkla anılan Friedrichshafen’da görülmesi gereken 6 yere götürüyoruz.

Friedrichshafen şehri, Württemburg Krallığı ile göle kıyısı olan komşuları arasındaki ticareti geliştirmek için bir liman kenti olarak 1811 yılında kurulmuş. İsminin anlamı Kral Friedrich’in limanı olan kent, tekne sahipleri arasında oldukça popüler. Biz de Friedrichshafen’deki keşfimize tekne turuyla başlıyoruz.

Tekne turu

Şirin bir limandan kalkan tekneler, yolcular tarafından kullanılıyor. Göle açıldıkça şehrin görkemi ortaya çıkıyor. Güneşin gölde bıraktığı yakamozlara şehrin tarihi yapıları eşlik ediyor. Yelkenliler ve yolcu gemileriyle birlikte inanılmaz bir deneyim yaşıyoruz. Işıl ışıl suyun yanı başındaki gezinti yerleri Avusturya ve İsviçre’den uzanıp gelen karlı Alp Dağları’nın manzarasıyla iç açıyor. Gökyüzünde uçan bir dev dikkatimizi çekiyor ve Zeplin bütün görkemiyle bizi adeta kendisine çağırıyor.

Friedrichshafen Zeplin uçuşu-Fotoğraf: Haber Aero

Zeplin uçuşu

Dünyada Zeplin denince ilk akla gelen şehir Friedrichshafen. Kont Ferdinand von Zeppelin’in üretilen ilk Zeplin ve 2 Temmuz 1900 tarihinde buradan havalanmış. Avrupa ile Amerika arasında binlerce yolcu ve kargo taşıyan Zeplinlerin en ünlüsü olan 247 metrelik Hindenburg, 1937’te yanarak yere çakılınca dev hava araçları gözden düşmüş. 60 yıl boyunca sessiz kalan Zeplinler, ilk doğdukları Friedrichshafen’de 1997’de tekrar üretilmiş. 2001 yılından itibaren yolcu taşımaya başlayan Zeplinlerden bugün için dünya genelinde sadece 3 adet yer alıyor. Bunlardan 2’si Friedrichshafen’de, biri de Amerika’da turistik uçuşlar yapıyor.

Zeplin turları Friedrichshafen Havalimanı’nın karşısında yer alan özel alandan gerçekleşiyor. Biz de bu dev hava aracıyla kısa bir tura çıkmak istiyoruz. Biletimizi alıp, aynı uçaklarda olduğu gibi boarding yapıyoruz. Özel odada uçuş güvenliği konusunda bilgilendirilip, Zeplin pistine çıkıyoruz.

Güvenlik için iniş ve binişler ikişerli gruplar halinde yapılıyor. İnenlerin yerine Zepline binip, adeta bir helikopter gibi havalanıyoruz. 12 yolcu kapasiteli olan Zeplinler, 3300 metreye kadar yükselebiliyor. Hızlarıysa saatte ortalama 125 km, ancak rüzgâra bağlı olarak azalıp çoğalabiliyor. Ortalama menzili 500 km olan Zeplinler, yine rüzgâr yardımıyla 1500 km’ye kadar uçabiliyor.

Friedrichshafen Belediye meydanı-Fotoğraf: Haber Aero

Belediye meydanı

Zeplin’le havadan keşfettiğimiz Friedrichshafen turumuza, küçük ama bir o kadar şirin belediye meydanında başlıyoruz. Haftanın bir günü pazar kurulan meydanın ortasında ise çeşitli heykellerden oluşan çeşme yer alıyor. Belediye sarayına ev sahipliği yapan meydandaki St. Nikola Kilisesi ise 839 yılında inşa dilmiş. 1944’teki bombardımanda şehirle birlikte yıkılan kilise, 1960 yılına kadar onarılmamış. Daha sonra bugünkü halini alan St. Nikola Kilisesi’nin kulesinin uzunluğu 48 metre.

Friedrichshafen’in en yüksek yapısı ise şehrin birçok yerinden görülen Schloss Kilisesi. 1654 yılında inşa edilen yapı, 50 metreyi aşan 2 kulesiyle dikkati çekiyor. Friedrichshafen için Kont Zeppelin ve zeplin hava aracı çok önemli. Şehrin her bir tarafında zeplin figürlerini görmek mümkün. Ayrıca Stadtgarten Parkı’nda ise zeplin heykeli ile Ferdinand Graf Von Zeppelin Anıtı yer alıyor.

Friedrichshafen Havacılık müzesi-Fotoğraf: Haber Aero

Havacılık müzesi

Uçuşundan inanılmaz keyif aldığımız Zeplinlerin tarihini öğrenmek için şehrin merkezinde yer alan müzeye gidiyoruz. Şehrin içindeki eski tren garında yer alan Zeplin müzesinde, dev hava araçlarıyla ilgili her türlü bilgi ve belge mevcut. Müzede günümüzün en büyük yolcu uçağı Airbus 380 ile zeplin maketi yan yana sergileniyor. Böylece zeplinlerin ne kadar büyük olduğu daha net anlaşılıyor. Zeplin müzesinde Avrupa ile Amerika arasında 50 binden fazla yolcu taşıyan dev hava araçlarının salon ve yatak odalarını birebir olarak görmekte mümkün. Ayrıca Hindenburg Zeplininden geriye kalan yanmış motor, koltuk, elbise ve diğer araç gereçler de müzede sergileniyor. Müzede, Dornier şirketini kuran Cloude Dornier tarafından çizilen ve üretilen uçaklara ait maketler, özel eşyalar ve fotoğraflar sergileniyor.

Müzeden ayrılıp yemek yemek için sahile iniyoruz. Artık Friedrichshafen mutfağının tadına bakma vakti geldi. Sahilde oldukça fazla kafe ve restoran yer alıyor. Biz bunlardan birini gözümüze kestiriyoruz. Şehir göl kıyısında yer aldığı için balık yiyebilirsiniz. Balık sevmiyorsanız çok özel kırmızı etlerden birini tercih edebilirsiniz.

Moleturm kulesi

İlk olarak gözümüze bir kule çarpıyor. Bölgeye tepeden bakabilmek için, iskelenin üzerinde bulunan 22 metre yüksekliğindeki izleme kulesi Moleturm’a çıkmaya karar veriyoruz. Sarmal merdivenlerle birbirine bağlı on katlı kule, etrafı bahçelerle ve üzüm bağlarıyla çevrili şehrin fotoğraflarını çekmek için harika bir nokta.

Mainau Adası

Mainau Adası

Friedrichshafen oldukça şirin bir kent. Ancak Kontanz Gölü çevresinde gezip görülebilecek birçok yer olduğunu söyleyelim. Biz ilk olarak dünyaca ünlü çiçek adası Mainau’ya gitmek üzere Friedrichshafen’den ayrılıyoruz. Adaya Meesburg’a üzerinden gemiyle geçiliyor. Ancak gemiyle geçmeden önce Ortaçağdan kalma bu şirin kasabayı keşfediyoruz. Adaya geçme vakti gelince gemiye biniyoruz. Meesburg denizden de bir başka güzel görünüyor. Yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuktan sonra Mainau Adası’na varıyoruz. Giriş için biletlerimizi alıp adayı keşfe çıkıyoruz.

Mainau Adası, 1853 yılında İsveç dükü Frederik tarafından satın alınmış. Halen aynı aileye ait, fakat artık aile üyeleri şirket kurup adayı turizme açmış. İsviçre sınırında, Almanya’nın Konstanz şehri yakınlarında bulunan Mainau Adası 45 hektar büyüklüğünde. 2 binden fazla çiçek çeşidi bulunan adada ana vatanı Amerika olan dünyanın en yaşlı mamut ağaçlarının arasında yürümek ayrı bir keyif.

Adada bir de kelebek evi bulunuyor. Dünyadaki tüm kelebek çeşitleri aynı evin içinde. 80 çeşit kelebek familyasına ait 800 kelebek uçuşuyor burada. Genellikle Latin Amerika kökenli olan bu rengarenk kelebekler, içeri girdiğiniz anda çevrenizde uçuşmaya başlıyor. Kelebeklerin yaşaması için uygun ortam hazırlanan kapalı alanda kurbağa ve kuşlar da yaşıyor.

 

Exit mobile version