“Curtiss-Wright” havacılık tarihinin en önemli şirketlerinden birisidir. Bu şirket, 1929 yılında deniz havacılığının babası kabul edilen Glenn Curtiss’in kurduğu “Curtiss Uçak ve Motor Şirketi” ile tarihteki ilk uçuşlarıyla ünlü olan Wright kardeşlerin kurduğu “Wright Havacılık” şirketlerinin birleşmesiyle kurulmuştur. Şirket, İkinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar Amerika’nın en büyük uçak üreticisi olma başarısını göstermiştir. Oldukça farklı tipte uçakların üretimini yapan bu şirket günümüzde bir teknoloji devi olarak farklı sektörlerde faaliyet göstermektedir. Bugün, Curtiss-Wright, dünya çapında havacılık, enerji, endüstriyel ve savunma pazarlarındaki zorlu uygulamaları hayata geçiren, gelişmiş teknolojilere odaklanan ve pazarı yönlendiren küresel bir şirkettir. 2019 yılında 9000 kişinin çalıştığı Curtiss-Wright’ın savunma sektöründeki portföyü oldukça geniştir. Kara, deniz ve hava araçlarına sağladığı ekipmanlar ve sensörler ile dikkat çekmektedir. Pek bilinmez ama uçaklarda kullanılan kara kutuların üreticileri arasında lider konumdadır.
Bu yazımızda, bu dünya teknoloji devinin kurucuları olan Wright kardeşleri ve Glenn Hammond Curtiss’i tanımaya çalışacağız. Bu kişilerin hayatlarını, havacılık tutkusunu, ve yaptıkları özverili çalışmaları göreceğiz. Bizim toplumumuzda da mutlaka bu tür tutkuları olan insanlar vardır. Onları bulmak, onların projelerine destek vermek ve yeteneklerinden yararlanabilmek çok büyük öneme sahiptir.
Deniz havacılığının babası, ilk deniz uçağını geliştiren ve Amerikan Uçak Endüstrisinin kurucusu olarak kabul edilen Glenn Hammond Curtiss ise havacılık tarihinde çok özel bir yere sahiptir. O, 1878 yılında New York eyaletinin Hammondsport şehrinde dünyaya geldi. Glenn Curtiss, havacılığın gelişiminde en etkili adam olarak kabul edilir. Sekizinci sınıftan sonra resmi bir eğitimi olmamasına rağmen, havacılık konusundaki keskin içgörüsü ve dehası otoriteler tarafından onaylanmıştır. İlk amfibi uçağı geliştirmesi ve havacılığa yaptığı başarılı katkılardan dolayı 1911 yılında ilk kez verilen “Collier Trophy Ödülü” ile ödüllendirildi. İlk olarak Wright kardeşlere verilen “Langley Madalyası” ikinci olarak 1913 yılında Glenn Curtiss’e verildi. Curtiss, buluşcu kimliği ile dikkat çekmekte olup 72 patentin sahibidir. Kariyerine aslında bisiklet sektöründe başladı ve Batı New York eyaletinin önde gelen bisiklet yarışçılarından biri olarak ün kazandı. Birçok madalyası olan çok iyi bir yarışçıydı. Motosiklet yarışlarına da katıldı. Kendisi hız hayranıydı. Ayrıca motosikletler için hafif içten yanmalı motorlar da üretti. Florida, Ormond Beach’te 23 Ocak 1907’de yapılan bir yarışta, Curtiss’in V8 motorlu motosikleti resmi olarak 136.3 mil / saat hızına ulaştı. Bu başarı ile Glenn Curtiss, “Dünyanın En Hızlı Adamı” ünvanını aldı. Havacılık kariyerine ise 1907’de Hava Deneyleri Derneği’ne üye olarak başladı. Curtiss, 1911’de Donanma için bir deniz uçağı tasarladı. Tasarımında katlanabilir iniş takımı da bulunuyordu. 1912’de ünlü uçan teknesini geliştirdi. 1916’da Curtiss Uçak ve Motor şirketini kurdu. I. Dünya Savaşı yıllarında kurulan bu şirket dünyanın en büyük uçak üreticisi oldu. Haftada 100 uçak gibi bir oran ile toplamda 10.000’den fazla uçak ürettiler. Bu çok büyük bir başarıdır. Bugün bile insan bunun nasıl mümkün olduğunu sormadan edemiyor. Glenn Curtiss’in 1919’da ABD Donanması için geliştirdiği NC4, Atlantik Okyanusu’nu geçen ilk uçak oldu. Glenn, 1930 yılında New York eyaletinin Buffalo şehrinde vefat etti. Kısacık ömrüne büyük başarılar sığdırmayı başardı.
Tutkularının peşinden giden ilk havacıların kısa ömürlerine sığdırdıkları bu güzel başarılar hepimiz için örnek olmalı. Bu başarılar bize ilham vermeli, o yıllarda böyle işler yapılabiliyorsa, bugün çok daha iyisini yapabiliriz. Bu açıdan baktığımızda geçmişteki bu başarıların bizi motive etmesi gerekir. Yılmadan sabırla çalıştığımızda yapamayacağımız hiçbir projenin olmayacağı kanaatindeyim.